Miras Taksimi Nedir?

Türk Dil Kurumu’nun sözlüğünde açıklandığı üzere taksim kelimesi “paylaştırmak, bölmek” anlamına gelir. Miras dediğimiz kelime de bir şahıs vefat ettikten sonra yakınlarına bıraktığı mal varlığı anlamına geldiğinden Miras Taksimi olarak adlandırılan işlem mirasın bölüştürülmesi anlamına gelir.

Bir kişi hayatını kaybettiğinde mal varlığı ve borçları yakın akrabaları veya kendi hayattayken belirlediği kişiler arasında paylaştırılır, yani taksim edilir. Eğer mirasın bölüşülmesi sırasında bir anlaşmazlık çıktıysa ve mirasçılar nasıl bölüşmek istedikleri konusunda fikir birliğine varamazsa taraflar birbirine miras taksimi davası açabilir. Miras taksimi davası ile mal varlığı ve borçların bölünmesi hususundaki anlaşmazlıkların çözümlenmesi amaçlanır.

Mirasçılar yasal ve iradi olmak üzere ikiye ayrılır. Miras taksimi yaparken yasalar göz önünde bulunduruluyorsa ve vefat eden kişi vasiyetinde kendi mirasçılarını belirlemediyse bu durumda yasal mirasçılar arasında miras taksimi gerçekleşir. Eğer vefat eden kişi hayattayken vasiyetinde kendi iradesiyle mirasçılarını belirlediyse o zaman iradi mirasçılar, yani belirlenen mirasçılar arasında miras taksimi gerçekleşir.

Yasal mirasçılar; miras bırakan şahsın eşi, kardeşleri, öz çocukları, evlatlık çocukları, kan bağı bırakan akrabalarıdır. Eğer vefat eden bir kişinin miras bırakabileceği kimse yoksa bu durumda mirasçı devlet olur. Yasal miras taksimi yapılırken öncelik her zaman birinci dereceden akrabalara verilir. Birinci derece denerek belirtilen grup kişinin çocuklarıdır. Eğer şahsın çocuğu yoksa anne ve babası mirasçı olur. Anne ve baba da hayatta değilse ancak o zaman kardeşlerin miras taksiminden pay alma hakkı olur. Yani, miras taksiminde bir tersine hiyerarşi hakim, en alt soyun önceliği varken aile büyükleri listede aşağıya doğru yazılır; Çocuklar, anne-baba, büyük anne – büyük baba, şeklinde bir aile yakını bulunana dek aranır. Miras taksimi çoğu zaman anlaşmazlıklar doğurabilse de herkes hayatının bir noktasında bu işlemi gerçekleştiren taraflardan birinde mecburen yer alıyor.